KÜÇÜK ŞEYLER
Günümüzde Küçük şeylere dikkat etmeyi öğrenebilen insanlar, bunlar karşısında mutlu veya mutsuz olmayı da öğrenebilir. İnsanlar içinde yaşadıkları ortama, aldıkları eğitime göre birtakım küçük şeylere dikkat etmeyi öğreniyorlar.
Olaylar önemli değildir, onları algılama şeklimiz önemlidir. Kişiden kişiye toplumdan topluma değişir.
Bazı insanlara göre”bardağın yarısını dolu bazıları da boş görebilirler” Küçük şeyde olsa bardağın dolu tarafından bakanların iyimser olduklarını boş tarafını görenlerin ise olaylara kötümser, karamsar yaklaştıklarını görürüz.
Denilebilir ki iyimserlik polyannacılık sayılmaz mı? Polyannacılık elimizde kalanları fark etme ve sevinme becerisi değil midir?
Birisinin bacağını kaybetmesi kötü bir durumdur, ya bu durumu kabullenip hayata sımsıkı sarılıp yaşam sevincini yeniden kazanacaktır, ya da hayata küsüp, sürekli üzülerek geçirecektir. Aşırı olmadığı sürece insanı sıkıntıdan korur yarına kalma ihtimalini arttırır.
Küçük farklılıkları yakalayamamak bazı şeyleri yanlış algılamamıza zaman zamanda mutsuz olmamıza yol açar.
Yaşadığımız dünyada Küçük Şeyler yoktur. Bakmasını bilen göz için her şeyin bir anlamı vardır.
ÜSTÜN DÖKMEN